Kitap Adı : Şu Hortumlu Dünyada Fil Yalnız Bir Hayvandır
Yazar : Ahmet Şerif İzgören
Konu : Hayatını kişisel gelişim ve farkındalığa adamış yazar, bu kitabında yaşamı boyunca gözlemlediği olayları ve deneyimlerini samimi bir üslupla okuyucuyla paylaşıyor. Yazarın ve çevresindekilerin farkındalık hikayeleri, farklı başlıklar altında sunulmaktadır. İletişim, başarı ve yaşam temalarıyla yayımlanan bu kitap, her hikayesiyle okuyuculara ilham vermeyi ve aynı zamanda farkındalık kazandırmayı hedeflemektedir.
Kişisel Yorum: Bir çırpıda okuyabileceğiniz, kısa ama derin anlamlar taşıyan hikayelerden oluşan eğlenceli bir kitap. Bazı hikayeleri dinlerken beden dilinizin bile değiştiğini hissedeceksiniz. Yazar, kitap boyunca okuyucuyla karşılıklı bir sohbet havası yaratmış; dolayısıyla Ahmet Şerif İzgören’le sanki yüz yüze konuşuyormuşsunuz gibi bir duyguya kapılacaksınız. Motivasyon eksikliği ya da hayatın anlamını arayanlar için son derece faydalı ve keyifli bir kişisel gelişim kitabı olacağını düşünüyorum. Kitap, kısa ve anlaşılır bir dille yazıldığı için beğenmeseniz bile zaman kaybı yaşamayacaksınız. Ben de kısa sürede bitirip büyük bir keyif aldım.
Kitabın ikinci bölümü olan “Benlik Üzerine” başlıklı kısım ise dikkatimi çeken bir bölüm oldu.
Şimdi lütfen elinize bir kalem alın.
Hayatta en değer verdiğiniz üç şeyi alt alta yazın :
1-
2-
3-
(Şu Hortumlu Dünyada Fil Yalnız Bir Hayvandır, s27)
Kendi adıma konuşacak olursam, hayatta aynı anda üç şeye değer vermediğimi fark ettim. Yaşamımın belirli dönemlerinde hayatıma giren insanlara birinci sırayı verip, diğer iki basamağı boş bırakmışım. Bazen bu sırayı dönemin en yakın arkadaşı alırken, başka bir dönemde o zamanki sevgilim bu konumda yer almış. Önceliği o ilk sıraya vererek, kendimi ve çevremdeki diğer şeyleri ihmal etmişim.
Kazandığım bazı deneyimlerin ardından, hayatta bir denge sağlamamız gerektiğine inanıyorum. Öncelikle kendimize değer vermeli ve hayatımıza dahil olan insanların, bizim filmimizdeki karakterler olduğunu anlamalıyız. Bu karakterler hayatımıza girip çıkabilirler çünkü filmi biz yönetiyoruz. Zaten sorunun yönetilmesinin amacı da “ben” kavramının farkına varmamızdır.
Peki sizin sıralamanız nasıl?


Yorum bırakın